0
Çeşitli Site İçi Hızlandırma Taktikleri

Çeşitli Site İçi Hızlandırma Taktikleri

Web Sitenizi Hızlandırma Teknikleri

Web sitenizi hızlandırmanın önemli olmadığı düşüncesinde misiniz? Bunu bir kez daha düşünmenizi öneririz. Çünkü artık bir web sitesinin hızlı yüklenmesi kullanıcı deneyimlerinin başrol oyuncuları arasında bulunan unsurlardan bir tanesi haline geldi. Sayfaya yükleme zamanında sadece bir kaç saniyelik bir kayıp:

  • Kullanıcı memnuniyetinde yaklaşık %16 azalma,
  • Yaklaşık %11 daha az görüntülenme,
  • Dönüşüm süreçlerinde %7 kayıp.

Anlamına gelmektedir.

Web Siteleri Hız Optimizasyonu Dönüşümlerini Nasıl Etkiler?

En basit şekilde açıklayacak olursak; eğer yavaş yüklenen bir web sayfasına sahipseniz ziyaretçilerinizi yavaş yavaş kaybetmeye başlarsınız. Genel istatistiklere bakıldığı zaman kullanıcıların %47’si web sayfasını 2 saniye veya daha kısa bir süre içerisinde yüklenmesini beklemektedir. Yarıya yakın bir kesimi ise 3 saniyeden daha fazla sabır göstermiyor. Özellikle mobil cihaz kullanıcıları. Bu, sitenizin yüklenme zamanı 3 saniyeden fazla olursa, kullanıcıların yaklaşık yarısını daha sitenize gelmeden kaybetmeniz anlamını taşımaktadır. Bu da dönüşüm oranlarınıza verilmiş olan oldukça büyük zarar anlamına gelir.

Buna ek olarak şayet herhangi bir web sitesini kullanıcı denemiş ise tekrardan bu siteye geri dönmeyeceğini düşünebilirsiniz. Bu durumu biraz da kendimizden az çok tahmin edebiliyoruz. Bu sebepten dolayı site hızınızı 1 saniye bile arttırmanın site dönüşümlerinize kesinlikle etkisi bulunacaktır.

Web Sayfanızın Hızı Görünürlüğü Nasıl Etkiler?

Siteleri artık sıralarken, Google’ın kriterleri içerisinde bulunması sebebiyle yüklenme zamanınızın kullanıcıların sizin sitenizi üst sıralarda ne kadar çabuk bulabileceklerini de etkiler. Bu durum özellikle mobil endeksini meydana getirdiği için geçerli olmaktadır. Aralık 2017 senesinden itibaren Google, bütün arama sonuçlarını sayfaların mobil versiyonlarına göre sıralamaya koymaya başladı. Arama sonuçlarını mobil ziyaretçilere sunmak Google’ın bu ziyaretçilerle yakından ilgilendiği anlamını taşımaktadır. Mobil cihaz kullanımlarının da hızlı bir şekilde artması ile ziyaretçilerini, cihazlarında düzgün yüklenmeyen veya bozuk çalışan sitelere yönlendirmek istemiyor.

Kullanıcı deneyimleri uzun süredir sıralamada önemli bir faktördü fakat mobil öncelikli indexlemeden önce sadece masaüstü deneyimleri alınmaktaydı. Bu sebeple, bir site kötü bir mobil deneyim sunsa bile, yine de ilk sayfada bir sıralamaya sahip olabiliyordu ama artık durum değişti.

Bu nedenle görünürlüğünüzü ve sıralamanızı korumak (ya da iyileştirmek) istiyorsanız, web sayfanızın yüklenme zamanını nasıl minimuma indireceğinizi bilmeniz oldukça önemlidir. Herhangi bir ekran boyutunda veya tarayıcıda, kolay ve hızlı bir kullanıcı deneyimi sunan bir siteye sahip olmanız gerekir.

Sonuç olarak mobil kullanıcı deneyimleri bile en az masaüstü arama sonuçları kadar önemli bir hale gelmiştir.

Web Sitem Neden Yavaş Yükleniyor?

Diyelim ki site hız testi yaptınız ve sitenizin yüklenme süresini çok yavaş buldunuz. (Site hız testini GtMetrix ya da Google Page Insight yazarak çıkan sonuçlardan yapabilmeniz mümkün.) sitenizin yüklenme zamanının geç olmasının bazı nedenleri olabilir. Sunucu yüklenme zamanından resim ebatlarına kadar sahip olmuş olduğunuz yönlendirme sayısına kadar herhangi bir neden olabilir.

Bu, sayfa hızınızı arttırmak için deneyebileceğiniz pek çok adım olduğunu ifade etmektedir. Birazdan temel olan adımlara göz atacağız.

İyi Bir Sayfa Yükleme Süresinin Nasıl Olması Gerekir?

Google’a göre en ideal uygulama 3 saniye. Maalesef ki pek çok site bu sonuçlara yaklaşamıyor bile. Ta olarak 126 ülkeyi kapsayan 900.000 mobil cihaz reklam açılış sayfalarının görsel içeriklerinin görüntülenmesini ortalama 7 saniye olarak tespit etti. Dâhil etmiş oldukları bu alanlar içerisinde, hiç bir tanesi 3 saniyelik en uygun uygulamaların yakınına bile yaklaşamadı.

Bir mobil sayfayı tam anlamıyla yükleyebilmek için geçen ortalama zaman ortalama 22 saniyedir, ancak bir mobil sayfanın yüklenmesi 3 saniyeden daha uzun bir süre alırsa, kullanıcıların yaklaşık %53’ü sayfayı ziyaret etmekten vazgeçmektedir. Eğer sizin siteniz içinde böyle bir durum söz konusu ise biraz uğraşmanız gerekecektir.

Ancak, genel anlamda sitenizin hızını kabul görülür bir düzeye taşımak için çalışmalara başlarsanız, kullanıcı deneyimi bakımından doğru yola girmiş olursunuz.

Web Sitenizi Nasıl Daha Hızlı Hale Getirebilirsiniz?

Sitenizde yer alan her bir sayfanın yüklenmesinin ne kadar zaman alacağını etkileyen birçok farklı faktör bulunmaktadır. Haliyle hızını arttırmak ve kullanıcı deneyimlerini geliştirmek için geliştirebileceğiniz birçok adım yer almaktadır. Aşağıda bahsetmiş olduğumuz web sitesi hızlandırma yöntemleri sitenizin hızını arttırmanızda size çok fayda sağlayacaktır.

1. HTTP İsteklerini Minimum Seviyeye İndirin

Bir web sitesinin yüklenme zamanının %80’I resimler, komut dosyaları ve stil sayfaları gibi sayfanın farklı kesimlerini indirerek harcamaktadır. Bu öğelerin her bir tanesi için bir HTTP isteği yapılmaktadır. Bunun için sayfada yer alan bileşenler ne kadar çok olursa, sayfanın açılması da o kadar uzun zaman alır. Google Chrome kullanıyorsanız, sitenizin ne kadar HTTP isteğinde bulunduğunu görebilmek için tarayıcının sistem geliştirici araçlarından faydalanabilir ve bu istekleri minimum seviyeye çekebilirsiniz.

2. CSS ve JS Dosyalarını Küçültün ve Birleştirin

Sitenizin artık ne kadar istek yaptığını öğrendiğinize göre, bu sayıyı aşağıya çekmek için çalışmalara başlayabilirsiniz. Başlamak için ise en iyi yer CSS, HTML ve JavaScript dosyalarınız olacaktır. Bu dosyalar, sitenizin görünümünü sağladığı için oldukça önemli dosyalardır. Bunun yanında bir kullanıcının her bir ziyareti sitenizin istek sayısını da arttırmaktadır. Bu sayıyı küçülterek ve dosyalarını birleştirerek azaltma işlemini yapabilirisiniz. Bu, her bir dosyanın ebadını ve toplam dosya sayısını azaltmanız anlamına gelmektedir.

Bu dosyayı küçültmek, beyaz alanı, gereksiz biçimlendirmeyi ve kodu kaldırmayı içermektedir. Gereksiz olan her bir kod parçası sayfanızın boyutlarına eklendiği için fazladan boşlukları, girintileri ve satır kemerlerini kaldırmanız oldukça önemlidir. Bu durum sayfalarınızın mümkün olduğu kadar şeffaf olmasını sağlar.

Bu işlemleri gerçekleştirmek biraz teknik bilgi isteyebilir. Şayet gereğinden fazla sayıda CSS ve JS dosyanız mevcut değil ise tüm adımları bitirdikten sonra site hızınız tatmin edici seviyelerde değilse bu adımı deneyebilirsiniz.

3. Sunucu Yanıt Süresini Azaltmaya Çalışın

Sitenizin ne kadar hızlı yüklendiği hakkındaki en büyük unsurlar birisi, DNS aramanızın geçme süresidir. Bir etki alanı adı veya DNS sistemi, IP adresleri veri tabanı ve bunlarla bağlantılı olan ana bilgisayar isimlerine sahip olan sunucudur. Herhangi bir ziyaretçi tarayıcısına URL yazdığı zaman, bir DNS sunucusu bu URL’yi çevrimiçi konumunu gösteren IP adresine çeviren sistemdir.

DNS araması belli bir DNS kaydı arama işlemidir. Bilgisayarınızı bir telefon rehberinde numara arıyormuş gibi düşünebilirsiniz. Bu adımı atlayıp atlamamanız, DNS sunucunuzun ne kadar hızlı olduğu ile bağlantılıdır. Şayet sunucunuz yavaşsa daha hızlı bir sunucuya geçiş yapmanız daha iyi olacaktır.

4. Sıkıştırma Denetimi Yapın ve Etkin Hale Getirin

Kalitesini bozmadan dosyalarınızı olabildiği kadar küçültmek en doğru yoldur. Eğer dosyalarınız ne kadar küçük olursa siteniz o kadar hızlı yüklenir ve toplam yüklenme zamanınız da bir o kadar düşer.

Çok fazla içeriğe ve görsele sahip olan sayfalar genellikle 100kb’dan daha büyük ebatlı olabilir. Sonuç itibari ile indirmeleri de yavaşlatır. İndirme süresini sıkıştırarak daha hızlı hale getirebilirsiniz. Bu sıkıştırma, CSS, HTML, JavaScript, XML ve düz metin dosyalarını içermektedir.

 

YAZAR HAKKINDA



YORUMLAR (0)
YORUM YAP